Parayı verme arasında, bazı basın açıklamaları, raporlar, gizli notlar, ribaundlar, Yeraltı ‘savaşı’ devam ediyor 25-26 Şubat gecesi, akşam on bir ile Pazar günü saat 4.10 arasında, Crotone bölgesindeki Steccato di Cutro sahili açıklarında, içinde en az 180 göçmen bulunan bir teknenin birkaç parçaya ayrılmasıyla yaşananlar. Şu anda 68 onaylanmış kurban var, ancak düzinelerce kayıp. İlgili kişiler Frontex, Avrupa Sınır ve Sahil Güvenlik Teşkilatı, Sahil Güvenlik ve Mali Güvenliktir. Gözler, her şeyden önce, o gece tekneyi kurtarmak için dışarı çıkmayan, ancak saat 4.30’dan sonra teknenin arızalanması üzerine müdahale eden Sahil Güvenlik’e çevrilmiş durumda. Aralarında kadın ve çok sayıda çocuğun da bulunduğu göçmenler yüksek dalgalar arasında suya düştü. Ancak Liman Başkanlıkları-Sahil Güvenlik Komutanı Amiral Başmüfettiş Nicola Carlone hala sessizliğini koruyor. Geçtiğimiz günlerde yazı işleri bürolarına çok teknik bir basın açıklaması geldi. Sonra dün konuştu, ancak yalnızca cenaze evinin önünde onu bekleyen gazeteciler, Crotone Liman İdaresi Komutanı, gemi kaptanı Vittorio Aloi tarafından sıkıştırıldığı için konuştu. Kim belki de istemeden önemli açıklamalarda bulunur.
Ayrıca oku
Sahil Güvenlik’e tedarik edilen botların “deniz kuvveti 8 ile bile” müdahale edebildiğini, o lanet gecede ise sadece “deniz kuvveti 4” olduğunu söylüyor. Ardından savcının batıkla ilgili soruşturmasından bahsederek, “Bizi dinleyeceğiz ve açıklamaktan memnuniyet duyacağız, bize sorduklarında kimin sorumlu olduğunu açıklayacağız” diyor. Ve 25 Şubat Cumartesi günü İyon Denizi’nde tehlikede olan bir ‘tehlike’ gemisi olduğuna dair bir önceki gece raporuna rağmen neden harekete geçmedikleri sorulduğunda, şöyle yanıtlıyor: “Bunun bir tehlike olduğunu bilmiyorum. rapor, operasyonların Sar’dan (kurtarma baskısı) gelene kadar Guardia di Finanza tarafından yürütüldüğünü biliyorsunuz. Herhangi bir rapor almadım”. Ribaundla ilgili soru soranlara ise, “Ben bir şey diyemem, Sahil Güvenlik basın açıklaması yaptı ve içinde her şey yazıyor ve hepimiz bunu anlıyoruz. Cumhuriyet savcılığının soruşturması var. bu bizi ilgilendirmez. Eldeki belgelerin, taslakların vb. kendi versiyonumuzu vermemiz istendiğinde, rapor veririz”.
Sahil Güvenlik Sözcüsü Cosimo Nicastro da konuştu. Vespa’nın röportaj yaptığı Crotone’da günlerce gazetecilerin telefonlarına ve mesajlarına cevap bile vermeyen Who, Calabria’da meydana gelen gemi kazasının “ellerine gelen bilgiler ışığında öngörülemeyen bir trajedi” olduğunu söylüyor. “Bizim ve Guardia di Finanza’nın farkında olduğumuz unsurların, yolcular için tehlikeli bir durum olduğuna işaret etmediğini ekledi. Ne gemiden ne de aile üyelerinden herhangi bir telefon raporu gelmedi. Ve aynı zamanda Türkiye’den 4 gün önce yola çıkan tekne, geçtiği diğer ilgili sahil güvenlik teşkilatlarına herhangi bir bilgi vermemişti.” Basın ve sosyal medyada saldırıya uğrayan sahil güvenlik görevlilerini savunmak için de olsa henüz konuşmayan tek kişi Liman Başkanlığı Genel Komutanı.
Ayrıca oku
Sahil Güvenlik’e tedarik edilen botların “deniz kuvveti 8 ile bile” müdahale edebildiğini, o lanet gecede ise sadece “deniz kuvveti 4” olduğunu söylüyor. Ardından savcının batıkla ilgili soruşturmasından bahsederek, “Bizi dinleyeceğiz ve açıklamaktan memnuniyet duyacağız, bize sorduklarında kimin sorumlu olduğunu açıklayacağız” diyor. Ve 25 Şubat Cumartesi günü İyon Denizi’nde tehlikede olan bir ‘tehlike’ gemisi olduğuna dair bir önceki gece raporuna rağmen neden harekete geçmedikleri sorulduğunda, şöyle yanıtlıyor: “Bunun bir tehlike olduğunu bilmiyorum. rapor, operasyonların Sar’dan (kurtarma baskısı) gelene kadar Guardia di Finanza tarafından yürütüldüğünü biliyorsunuz. Herhangi bir rapor almadım”. Ribaundla ilgili soru soranlara ise, “Ben bir şey diyemem, Sahil Güvenlik basın açıklaması yaptı ve içinde her şey yazıyor ve hepimiz bunu anlıyoruz. Cumhuriyet savcılığının soruşturması var. bu bizi ilgilendirmez. Eldeki belgelerin, taslakların vb. kendi versiyonumuzu vermemiz istendiğinde, rapor veririz”.
Sahil Güvenlik Sözcüsü Cosimo Nicastro da konuştu. Vespa’nın röportaj yaptığı Crotone’da günlerce gazetecilerin telefonlarına ve mesajlarına cevap bile vermeyen Who, Calabria’da meydana gelen gemi kazasının “ellerine gelen bilgiler ışığında öngörülemeyen bir trajedi” olduğunu söylüyor. “Bizim ve Guardia di Finanza’nın farkında olduğumuz unsurların, yolcular için tehlikeli bir durum olduğuna işaret etmediğini ekledi. Ne gemiden ne de aile üyelerinden herhangi bir telefon raporu gelmedi. Ve aynı zamanda Türkiye’den 4 gün önce yola çıkan tekne, geçtiği diğer ilgili sahil güvenlik teşkilatlarına herhangi bir bilgi vermemişti.” Basın ve sosyal medyada saldırıya uğrayan sahil güvenlik görevlilerini savunmak için de olsa henüz konuşmayan tek kişi Liman Başkanlığı Genel Komutanı.