Aylarca yatak odalarının duvarları arasında kaybolup gidiyorlar ve bir daha evden çıkmıyorlar, kimseyle konuşmuyorlar. Onlar İtalyan bebek Hikikomori. Daha fazla kızı şaşırtın. Ve giderek daha fazla genç insan. Bakanlar Kurulu Başkanlığı Uyuşturucuyla Mücadele Politikaları Daire Başkanlığı ile ABD Yüksek Enstitüsü Ulusal Bağımlılık ve Doping Merkezi arasında yapılan anlaşma sonucu ortaya çıkan ‘Z Kuşağı Davranışsal Bağımlılıklar’ çalışmasından alınan fotoğraftır. Sağlık, bugün ISS’nin genel merkezinde Roma’da düzenlenen bir konferansta sunuldu. En aşırı klinik tezahürü hikikomori olarak bilinen sosyal izolasyon olgusu, Z kuşağında “yaygındır”.
2022 sonbaharında 11 ve 17 yaşlarındaki 8.700’den fazla öğrenciyle yapılan görüşmelere dayanan anketin yazarları, “Ortaokul öğrencilerinin %1,8’ini ve lise öğrencilerinin %1,6’sını etkiliyor” diyor. Nüfusun temsili bir örneğine sahip olmak için ülke çapında ortaokullar ve liselerde yaklaşık 5.100 kişi seçilmiştir. 11-13 yaş grubundakilerin yüzde 1,8’ini ve 14-17 yaş grubundakilerin yüzde 1,6’sını oluşturan bu pay, son 6 ayda her gün kendini izole ettiğini bildiren ergenlerden oluşuyor. “Yaklaşık 30.175 ortaokul öğrencisi”nden söz edilirken, 14-17 yaş grubunda liseye gidenlerin oranı “yaklaşık 35.792″ye denk geliyor.
Cinsiyete göre en yüksek yaygınlık ortaokul kız öğrencilerinde %1,9 ile evden çıkmadan kendini odasına kapatma eğiliminde olan kız çocuklarında, ortaokul kız öğrencilerinde ise %2,4’e kadar çıkmaktadır. Araştırmacılar, “Olgunun erken farkındalığı ve en kritik yaşı için endişe verici rakam 13 yıldır” diyor. Anket aynı zamanda ebeveynler ve çocuklar arasındaki ilişkiyi de araştırmış, araştırmaya katılan tüm ortaokul velilerini katılmaya davet etmiş ve 1.044 anket toplanmıştır. Analizin bu bölümünden, toplumdan geri çekilme konusunda riskli bir eğilim gösteren ortaokul öğrencilerinin %72,1’inin (bu eğilimi göstermeyenlerin %40,8’ine karşı) ebeveynleriyle iletişim kurmakta zorluk yaşadıkları ortaya çıkmaktadır. Aynı rahatsızlığı yaşayan lise öğrencilerinde bu oran %77,7’ye çıkıyor (bu riski taşımayan akranlarda %50,3).
2022 sonbaharında 11 ve 17 yaşlarındaki 8.700’den fazla öğrenciyle yapılan görüşmelere dayanan anketin yazarları, “Ortaokul öğrencilerinin %1,8’ini ve lise öğrencilerinin %1,6’sını etkiliyor” diyor. Nüfusun temsili bir örneğine sahip olmak için ülke çapında ortaokullar ve liselerde yaklaşık 5.100 kişi seçilmiştir. 11-13 yaş grubundakilerin yüzde 1,8’ini ve 14-17 yaş grubundakilerin yüzde 1,6’sını oluşturan bu pay, son 6 ayda her gün kendini izole ettiğini bildiren ergenlerden oluşuyor. “Yaklaşık 30.175 ortaokul öğrencisi”nden söz edilirken, 14-17 yaş grubunda liseye gidenlerin oranı “yaklaşık 35.792″ye denk geliyor.
Cinsiyete göre en yüksek yaygınlık ortaokul kız öğrencilerinde %1,9 ile evden çıkmadan kendini odasına kapatma eğiliminde olan kız çocuklarında, ortaokul kız öğrencilerinde ise %2,4’e kadar çıkmaktadır. Araştırmacılar, “Olgunun erken farkındalığı ve en kritik yaşı için endişe verici rakam 13 yıldır” diyor. Anket aynı zamanda ebeveynler ve çocuklar arasındaki ilişkiyi de araştırmış, araştırmaya katılan tüm ortaokul velilerini katılmaya davet etmiş ve 1.044 anket toplanmıştır. Analizin bu bölümünden, toplumdan geri çekilme konusunda riskli bir eğilim gösteren ortaokul öğrencilerinin %72,1’inin (bu eğilimi göstermeyenlerin %40,8’ine karşı) ebeveynleriyle iletişim kurmakta zorluk yaşadıkları ortaya çıkmaktadır. Aynı rahatsızlığı yaşayan lise öğrencilerinde bu oran %77,7’ye çıkıyor (bu riski taşımayan akranlarda %50,3).