Emre
New member
Gilbert Sendromu Askerlik Muaf Mı? – Bir Hikâyenin Gölgesinde Umut ve Gerçeklik
Selam forumdaşlar,
Bu konuyu açarken elim biraz titriyor açıkçası. Çünkü bu sadece bir sağlık meselesi değil benim için; hayatımın en önemli dönüm noktalarından birine dönüştü. “Gilbert Sendromu askerlikten muaf mı?” diye basit bir soruyla başladım aslında. Ama bu sorunun arkasında bir insanın, bir annenin gözyaşları, bir arkadaşın sessiz desteği ve bir doktorun içten bir tebessümü var.
Bugün size, belki kendinizden bir parça bulacağınız bir hikâye anlatmak istiyorum.
---
1. Askerlik Sırası Gelince – Bir Gencin Kalp Çarpıntısı
Adı Mert’ti. 25 yaşındaydı. Üniversiteyi bitirir bitirmez askerlik yoklamasına çağrıldı.
Normalde sevinçli olmalıydı, çünkü babası yıllarca “Askerlik erkekliğin nişanıdır” derdi. Ama Mert, bir süredir kendini halsiz, yorgun hissediyordu. Aynada yüzüne baktığında cildinde hafif bir sarılık fark etmişti. “Belki de stres,” diye geçiştirdi başta. Ama annesi fark etmişti onun renginin solgunluğunu.
O gün muayene sırasında doktor, dosyasını incelerken kaşlarını hafifçe çattı.
— “Mert, daha önce karaciğer enzimlerinle ilgili bir kontrol yaptırdın mı?”
— “Hayır hocam, sadece bazen sarılık gibi oluyorum.”
— “Gilbert Sendromu olabilir, emin olmak için kan tahlili yapalım.”
O an Mert’in içini bir korku kapladı. “Sendrom” kelimesi kulağına ağır geldi. Eve döndüğünde internete sarıldı. “Gilbert Sendromu nedir?” “Askerlikten muaf eder mi?”
Bir yanda hastalık endişesi, bir yanda askerlik hayali.
---
2. Kadınların Empatisi – Bir Annenin Sıcak Ellerinde Umut
Tahlil sonuçları geldiğinde annesi de yanındaydı.
Doktor, sonuçlara bakıp sakin bir ses tonuyla açıkladı:
— “Gilbert Sendromu karaciğerin bilirubini tam olarak işleyememesiyle ilgili hafif bir durum. Tehlikeli değil, ama bazen sarılığa yol açar.”
Mert, annesine baktı:
— “Yani askerlik yapamayacak mıyım?”
Anne, oğlunun elini tuttu:
— “Oğlum, önemli olan senin sağlığın. Askerlik bir gün yapılır, ama sağlık bir ömür sürer.”
Annesinin sesi titriyordu ama gözlerinde bir huzur vardı. Kadınlar bazen çözüm değil, sadece kalp verirler. İşte o anda Mert anladı: bazen bir sorunla değil, bir sevgiyle iyileşilir insan.
---
3. Erkeklerin Stratejisi – Kardeşlik Masasında Tartışma
Akşam arkadaş grubuyla buluştu. Forumdaşlardan da birkaç kişi oradaydı.
Konu hemen açıldı:
— “Mert, Gilbert dedin değil mi? Kanka, ben de duymuştum o hastalıktan. Askerliği erteletebilirsin, ama muafiyet zor,” dedi Serkan.
— “Bence muafiyet al, uğraşma boşuna,” diye atıldı diğer arkadaşı Burak. “Devletin sistemi belli, risk varsa almıyorlar.”
— “Ama ben görev yapmak istiyorum,” dedi Mert, sesi kararlıydı.
— “O zaman stratejik düşün,” dedi Serkan. “Doktor raporlarını topla, bilirubin seviyeni takip et. Eğer sınır değerlerdeyse, askerlik sağlık kurulunda kendini iyi ifade et.”
Mert o gece eve dönerken düşündü: kadınlar kalbiyle yaklaşırdı meseleye, erkeklerse plan yaparak. Belki ikisi de lazımdı bu yolda.
---
4. Sağlık Kurulu Günü – Umutla Gerçeklik Arasında
Askerlik şubesinin o uzun koridorunda, onlarca gençle birlikte bekliyordu Mert.
Elinde dosyası, içinde raporlar: “Gilbert Sendromu tanısı.”
Kalbi atıyordu, çünkü biliyordu ki bu karar sadece birkaç dakikada verilecekti.
Kurulda bir doktor sordu:
— “Bu sendrom seni nasıl etkiliyor?”
— “Bazen halsiz oluyorum, ama hayatımı engellemiyor. Yine de ağır fiziksel koşullarda kötüleşiyor.”
Doktorlar birbirine baktı, not aldılar.
Sonra başhekim, kısa bir cümleyle kararı bildirdi:
— “Askerliğe elverişlidir, ancak hafif hizmetlerde görev yapabilir.”
Mert bir an ne hissedeceğini bilemedi. Ne tamamen reddedilmişti, ne de tamamen özgür.
Ama biliyordu, bu sadece bir rapor değil, onun yaşamına dair bir yön çizgisi olmuştu.
---
5. Forumda Paylaşım – Gerçek İnsanların Hikâyeleri
Bir hafta sonra, Mert oturdu bilgisayarın başına.
Forum sayfasını açtı. Konu başlığını yazdı:
“Gilbert Sendromu Askerlik Muaf mı? – Deneyimimi Paylaşıyorum.”
Ve o akşam, tıpkı şimdi sizinle paylaştığım gibi, yaşadıklarını yazdı.
Altına yorumlar yağdı:
> “Kardeşim ben de aynı durumdayım, bana da hafif hizmet çıktı.”
>
> “Mert, yazdıkların içimi rahatlattı. Ben de korkuyordum.”
>
> “Aslında askerlikten ziyade, kendimizi tanımakla ilgili bu hastalık. Sağlıklı kalmak en büyük görev.”
Mert, her bir yorumu okudukça gülümsedi. Çünkü fark etti ki, o yalnız değildi.
---
6. Son Söz – Hayat, Raporlardan Daha Fazlasıdır
Gilbert Sendromu askerlikten tamamen muaf etmese de, kişiye özel değerlendirilir.
Bazı durumlarda yüksek bilirubin seviyeleri veya sürekli ataklar varsa muafiyet verilebilir.
Ama mesele sadece askerlik değil; mesele insanın kendi bedenini tanıması, kendine değer vermesi.
Mert artık biliyordu: bir sendrom, insanın yüreğini eksiltmez.
O günden sonra her sabah annesinin “Kendine dikkat et” sözüyle güne başlıyor, akşamları forumda yeni gelenlere destek oluyordu.
Çünkü bazen en güçlü asker, cephede değil; hayatın içinde sabırla savaşandır.
---
Siz Ne Düşünüyorsunuz Forumdaşlar?
Gilbert Sendromu olan biri askerlik yapmalı mı, yoksa sağlık her şeyden önemli mi?
Kendi hikâyenizi, düşüncelerinizi paylaşın. Belki birinin içini rahatlatalım bugün.
Selam forumdaşlar,
Bu konuyu açarken elim biraz titriyor açıkçası. Çünkü bu sadece bir sağlık meselesi değil benim için; hayatımın en önemli dönüm noktalarından birine dönüştü. “Gilbert Sendromu askerlikten muaf mı?” diye basit bir soruyla başladım aslında. Ama bu sorunun arkasında bir insanın, bir annenin gözyaşları, bir arkadaşın sessiz desteği ve bir doktorun içten bir tebessümü var.
Bugün size, belki kendinizden bir parça bulacağınız bir hikâye anlatmak istiyorum.
---
1. Askerlik Sırası Gelince – Bir Gencin Kalp Çarpıntısı
Adı Mert’ti. 25 yaşındaydı. Üniversiteyi bitirir bitirmez askerlik yoklamasına çağrıldı.
Normalde sevinçli olmalıydı, çünkü babası yıllarca “Askerlik erkekliğin nişanıdır” derdi. Ama Mert, bir süredir kendini halsiz, yorgun hissediyordu. Aynada yüzüne baktığında cildinde hafif bir sarılık fark etmişti. “Belki de stres,” diye geçiştirdi başta. Ama annesi fark etmişti onun renginin solgunluğunu.
O gün muayene sırasında doktor, dosyasını incelerken kaşlarını hafifçe çattı.
— “Mert, daha önce karaciğer enzimlerinle ilgili bir kontrol yaptırdın mı?”
— “Hayır hocam, sadece bazen sarılık gibi oluyorum.”
— “Gilbert Sendromu olabilir, emin olmak için kan tahlili yapalım.”
O an Mert’in içini bir korku kapladı. “Sendrom” kelimesi kulağına ağır geldi. Eve döndüğünde internete sarıldı. “Gilbert Sendromu nedir?” “Askerlikten muaf eder mi?”
Bir yanda hastalık endişesi, bir yanda askerlik hayali.
---
2. Kadınların Empatisi – Bir Annenin Sıcak Ellerinde Umut
Tahlil sonuçları geldiğinde annesi de yanındaydı.
Doktor, sonuçlara bakıp sakin bir ses tonuyla açıkladı:
— “Gilbert Sendromu karaciğerin bilirubini tam olarak işleyememesiyle ilgili hafif bir durum. Tehlikeli değil, ama bazen sarılığa yol açar.”
Mert, annesine baktı:
— “Yani askerlik yapamayacak mıyım?”
Anne, oğlunun elini tuttu:
— “Oğlum, önemli olan senin sağlığın. Askerlik bir gün yapılır, ama sağlık bir ömür sürer.”
Annesinin sesi titriyordu ama gözlerinde bir huzur vardı. Kadınlar bazen çözüm değil, sadece kalp verirler. İşte o anda Mert anladı: bazen bir sorunla değil, bir sevgiyle iyileşilir insan.
---
3. Erkeklerin Stratejisi – Kardeşlik Masasında Tartışma
Akşam arkadaş grubuyla buluştu. Forumdaşlardan da birkaç kişi oradaydı.
Konu hemen açıldı:
— “Mert, Gilbert dedin değil mi? Kanka, ben de duymuştum o hastalıktan. Askerliği erteletebilirsin, ama muafiyet zor,” dedi Serkan.
— “Bence muafiyet al, uğraşma boşuna,” diye atıldı diğer arkadaşı Burak. “Devletin sistemi belli, risk varsa almıyorlar.”
— “Ama ben görev yapmak istiyorum,” dedi Mert, sesi kararlıydı.
— “O zaman stratejik düşün,” dedi Serkan. “Doktor raporlarını topla, bilirubin seviyeni takip et. Eğer sınır değerlerdeyse, askerlik sağlık kurulunda kendini iyi ifade et.”
Mert o gece eve dönerken düşündü: kadınlar kalbiyle yaklaşırdı meseleye, erkeklerse plan yaparak. Belki ikisi de lazımdı bu yolda.
---
4. Sağlık Kurulu Günü – Umutla Gerçeklik Arasında
Askerlik şubesinin o uzun koridorunda, onlarca gençle birlikte bekliyordu Mert.
Elinde dosyası, içinde raporlar: “Gilbert Sendromu tanısı.”
Kalbi atıyordu, çünkü biliyordu ki bu karar sadece birkaç dakikada verilecekti.
Kurulda bir doktor sordu:
— “Bu sendrom seni nasıl etkiliyor?”
— “Bazen halsiz oluyorum, ama hayatımı engellemiyor. Yine de ağır fiziksel koşullarda kötüleşiyor.”
Doktorlar birbirine baktı, not aldılar.
Sonra başhekim, kısa bir cümleyle kararı bildirdi:
— “Askerliğe elverişlidir, ancak hafif hizmetlerde görev yapabilir.”
Mert bir an ne hissedeceğini bilemedi. Ne tamamen reddedilmişti, ne de tamamen özgür.
Ama biliyordu, bu sadece bir rapor değil, onun yaşamına dair bir yön çizgisi olmuştu.
---
5. Forumda Paylaşım – Gerçek İnsanların Hikâyeleri
Bir hafta sonra, Mert oturdu bilgisayarın başına.
Forum sayfasını açtı. Konu başlığını yazdı:
“Gilbert Sendromu Askerlik Muaf mı? – Deneyimimi Paylaşıyorum.”
Ve o akşam, tıpkı şimdi sizinle paylaştığım gibi, yaşadıklarını yazdı.
Altına yorumlar yağdı:
> “Kardeşim ben de aynı durumdayım, bana da hafif hizmet çıktı.”
>
> “Mert, yazdıkların içimi rahatlattı. Ben de korkuyordum.”
>
> “Aslında askerlikten ziyade, kendimizi tanımakla ilgili bu hastalık. Sağlıklı kalmak en büyük görev.”
Mert, her bir yorumu okudukça gülümsedi. Çünkü fark etti ki, o yalnız değildi.
---
6. Son Söz – Hayat, Raporlardan Daha Fazlasıdır
Gilbert Sendromu askerlikten tamamen muaf etmese de, kişiye özel değerlendirilir.
Bazı durumlarda yüksek bilirubin seviyeleri veya sürekli ataklar varsa muafiyet verilebilir.
Ama mesele sadece askerlik değil; mesele insanın kendi bedenini tanıması, kendine değer vermesi.
Mert artık biliyordu: bir sendrom, insanın yüreğini eksiltmez.
O günden sonra her sabah annesinin “Kendine dikkat et” sözüyle güne başlıyor, akşamları forumda yeni gelenlere destek oluyordu.
Çünkü bazen en güçlü asker, cephede değil; hayatın içinde sabırla savaşandır.
---
Siz Ne Düşünüyorsunuz Forumdaşlar?
Gilbert Sendromu olan biri askerlik yapmalı mı, yoksa sağlık her şeyden önemli mi?
Kendi hikâyenizi, düşüncelerinizi paylaşın. Belki birinin içini rahatlatalım bugün.